İneklerin olmadığı bir dünya nasıl olurdu?

İneklerin dünyamız üzerindeki çok yönlü ve çoğu zaman şaşırtıcı etkilerini inceleyen yeni bir belgesel olan "World Without Cows” (İneklerin Olmadığı Bir Dünya)"ın resmi lansmanı geçtiğimiz yılın sonlarında yapıldı ve bir çok ülkede gösterimine başlandı.  Belgesel, tarım ve çevre bilimlerinin en ön sıralarında yer alan kişilerle yapılan röportajlar aracılığıyla, sığırların kültürel ve ekonomik önemini, dünyayı beslemedeki rollerini ve iklim üzerindeki etkilerini araştırıyor.

Sığırlarla ilgili yaygın ve bilimsel temeli olmayan bazı olumsuz anlatılardan da ilham alan bu ilgi çekici yapım, tarım hakkında hikayeler anlatan iki gazeteci Michelle Michael ve Brandon Whitworth tarafından yönetildi.

Michelle ve Brandon, üç yıl önce, Amerikan kırsalından Kenya, Hindistan, Brezilya ve ötesine uzanan 40'tan fazla ülkeyi seyahat ettikleri bir maceraya atıldı ve basit gibi görünen bir soruyu yanıtlamaya çalıştı: "İneklerin olmadığı bir dünyada daha iyi bir durumda mı olurduk?" İkili, tüm bu süre boyunca, tarım ve çevre bilimcileri, çiftçiler, yetiştiriciler, akademisyenler ve diğer uzmanlarla global bağlantılar kurarak, ineklerin dünyamız üzerindeki etkilerini ve yok olmalarının potansiyel sonuçlarını yakından gözlemlediler. Karşılaştıkları sonuçlar basit değildi: İnekler söz konusu olduğunda her şeyi sadece siyah ya da sadece beyaz olarak ele almamız mümkün görünmüyordu. İnsanlığın sığırlara olan bağımlılığı, düşünüldüğünden çok daha karmaşıktı ve hem global hem de yerel düzeyde ineklerin insanların ve gezegenin gelişmesine nasıl katkı sağladığına dair tartışmalar da böyleydi.

“Bu hikayeyi bizim anlatacağımızı hiç düşünmemiştim” diyor Whitworth. “Ama öğrendiklerimiz çoğaldıkça, sanki başka bir seçeneğimiz yokmuş gibi hissettik.” diye ekliyor Michael. “Bir sorumluluğumuz vardı. Bu hikayeyi anlatmak zorundaydık. Dünyanın dört bir yanında çiftçiler bize kapılarını açtılar.”

“Dünyanın dört bir yanından onlarca insanla konuştuk - çeşitli alanlarda birçok farklı uzmanla,” diye devam ediyor Whitworth. “Ve şu soruyu sorduk: İneklerin olmadığı bir dünya nasıl görünürdü?”

Ortaya çıkan belgesel, sığırların kültürel, sosyal, ekonomik, beslenme ve çevresel açılardan etkilerini inceleyen çeşitli uzmanları bir araya getiriyor. Bilim odaklı bu tartışma, dünyanın birçok bölgesinde sığırlara olan derin bağlılığı, hızla artan global nüfusu besleme zorluklarını, hayvansal proteinin temel değerini ve sığırlarla çevre arasındaki ilişkinin altını çiziyor. Sığırların biyolojik çeşitlilik, toprak sağlığı ve karbon yakalama üzerindeki etkileri de bu hikayede ele alınıyor.

85 dakikalık belgesel, sığırların dünyamızı nasıl etkilediği konusunda tartışmayı genişletmeyi amaçlıyor ve izleyicileri, sığırların gezegenimizin geleceği üzerindeki rolü hakkında daha derin düşünmeye teşvik ediyor. Böylece, sığırlarla ilgili göz önünde bulundurulması gereken çok sayıdaki unsuru keşfetmeye davet ediyor.

Whitworth, bu belgeselin herkesin kendi düşüncesini dile getirdiği bir diyalog olmadığını belirtiyor. “Bu kişiler doktorlar, doktoralı uzmanlar, çiftçiler, yetiştiriciler; tüm bu alanlarda doğrudan deneyim ve bilgi sahibi insanlar. Bu düşünceler gerçekleri ve bilimi esas alıyor.”

Michael ve Whitworth'un danıştığı uzmanlardan biri, University of Nottingham'da Gıda Sistemleri Enstitüsü direktörü ve gıda gelecekbilimcisi Jack Bobo. Bobo, 10.000 yıldır, çiftçilerden ve yetiştiricilerden istenen tek şeyin daha fazla gıda üretmeleri olduğunu söylüyor. “Her 11-12 yılda, nüfusumuza bir milyar insan ekleniyor. Zorluk şu ki, bugünden 2050'ye kadar her gün dünyayı beslemek daha da zorlaşıyor.”

Rabobank'ta global stratejist olan Justin Sherrard, dünya genelinde yaklaşık her 10 kişiden 1'inin, yani 800 milyondan fazla insanın, geçimini doğrudan sığırlara bağlı olarak sağladığını ve bu nedenle, global gıda sisteminin her bir parçasıyla ilgilenmemiz gerektiğini söylüyor.

University of Oxford'tan iklim bilimci Dr. John Lynch, sera gazı emisyonlarının azaltılmasının acil bir ihtiyaç olduğunu belirtiyor. Lynch, “Eğer gezegeni ısıtmaya devam eder ve bu aşırı olayların daha sık meydana gelmesine neden olursak, dünya 30 veya 40 yıl içinde nasıl görünecek?” diye soruyor. “Bence bir anket yaptığımızda, birçok kişi, ‘Evet, inekler iklim için dünyadaki en kötü şeydir.’ der. Oysa, iklim değişikliğine en büyük olumsuz katkıyı yapanlar inekler değildir, fosil yakıtlardır.”

California Üniversitesi, Davis'teki CLEAR Center'ın direktörü ve hava kalitesi uzmanı olan profesör Dr. Frank Mitloehner, global arazi kullanım durumu, sera gazı emisyonları ve sığırların iklim üzerindeki etkilerini ele alıyor. “Hayvan yetiştiriciliğinin hiçbir etkisi yoktur ya da etkisi çok küçüktür diyecek değilim. Toplumun her bir parçası gibi, hayvancılığın da üzerine düşeni yapması ve iklim üzerindeki etkimizi azaltmaya yardımcı olması gerekiyor. Bunu yapabiliriz ve yapmalıyız. Ancak bu hayvanların, emisyonların çoğundan sorumlu olduğu hikayelerini uydurmamalıyız. Onlar, emisyonların çoğundan sorumlu değiller.”

World Without Cows hakkında

World Without Cows - “İneklerin Olmadığı Bir Dünya”, bir Planet of Plenty® prodüksiyonudur. Temellleri, dünyamızdaki tüm canlılara yeten bir gezegen yaratma amacıyla Dr. Mark Lyons tarafından 2019 yılında atılmıştır. Dr. Mark Lyons, global hayvan beslenmesi alanında faaliyet gösteren Alltech'in başkanı ve CEO'sudur.

Planet of Plenty, tarımın herkes için beslenme sağlamasına, kırsal toplulukları canlandırmasına ve gezegenin doğal kaynaklarını yenilemesine yardımcı olan bilim temelli çözümler oluşturmak ve benimsemek üzere, endüstriler ve coğrafyalar arasında iş birliğine çağrıda bulunan bir girişimdir.

Daha fazla bilgi almak, resmi fragmanı görüntülemek, filmle ilgili güncellemeler için kaydolmak ve sığırların hayatımız, geçim kaynağımız ve gezegenimiz hakkındaki bağlantısına dair daha fazla şey öğrenmek için worldwithoutcows.com adresini ziyaret edebilirsiniz. Web sitemiz, “İneklerin Olmadığı Bir Dünya”ya dair konuların daha derin bir incelemesini sunuyor. Bu belgeseli sığırlar hakkında daha geniş, bilim temelli tartışmalar yapılabilmesi için teşvik edici bir harekete dönüştürmeyi amaçlıyoruz ve web sitemiz, destek olma fırsatları ve kaynakları da içeriyor.